Person:
ÇAKMUT, Özlem Yenerer

Loading...
Profile Picture

Email Address

Birth Date

Google ScholarORCID

Name

Job Title

First Name

Özlem Yenerer

Last Name

ÇAKMUT
Organizational Unit

Publication Search Results

Now showing 1 - 6 of 6
  • ArticlePublicationOpen Access
    Cinsel şiddet mağduru kadın ve Türk Ceza Kanunu'ndaki konumu
    (Beta Basım A.Ş., 2016) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    Kadına karşı cinsel şiddet, şiddetin bir türüdür ve ne yazık ki oldukça yaygındır. Kimi zaman adliyeye yansıyan ve fakat çoğunlukla farklı nedenlerle ortaya çıkmayan, çıkartılmayan ve bu nedenle de adliyeye yansımayan ve istatistiklere geçmeyen büyük bir sorundur. Ulusal olduğu kadar uluslararası boyutu olan konudur. Uluslararası sözleşmelerle konu gündemde tutulmakta ve önlenmesi için taraf devletlere yükümlülükler yüklenmektedir. Türk Ceza Kanunu'nda da konuya ilişkin düzenlemeler bulunmakla birlikte sorunu çözmek bakımından yeterli olduklarını ifade etmek mümkün değildir.
  • ArticlePublicationOpen Access
    Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu (TCK m.109)
    (Marmara Üniversitesi, 2013) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu 5237 sayılı Türk Ceza Yasası m.109’da düzenlenmiştir. 765 Sayılı mülga Ceza Yasası’nda yer alan birçok suç tipini bir araya getiren bir hükümdür. İnsanlar bir yerde kalma, başka bir yere gitme bakımından tamamen seçim hakkına sahiptirler. Bu hakkın ihlali yaptı- rımla karşılanmaktadır. Yasa koyucu mülga Türk Ceza Yasası’nda olduğu gibi yeni Türk Ceza Yasası’nda da bu hakkı koruma altına almış ve ihlalini yaptırıma bağlamıştır.
  • ArticlePublicationOpen Access
    Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu (TCK m.121)
    (Marmara Üniversitesi, 2017) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    Kişilerin kamu makamlarına seslerini duyurabilmeleri için tanınmış dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi hak arama özgürlüğünün ihlali olarak karşımıza çıkar. Bu ihlalin önlenmesi ise korunan hukuki değeri zedeleyen hareketin yapılmasının cezalandırılmasını gerektirir. Bu amaçla Türk Ceza Kanunu dilekçe hakkının kullanımına engel teşkil eden hareketlerin yapılmasını yasaklamış ve ihlalini ceza yaptırımına bağlamıştır. Bu yolla Anayasal bir hak koruma altına alınmıştır.
  • Placeholder
    ArticlePublication
    Kadına karşı şiddet-cinsel şiddet kavramı ve Türk Ceza Kanunu m. 102'ye genel bakış
    (Seçkin Yayıncılık, 2017) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    Türkiye'nin önemli ve ciddi sorunlarından olan şiddet ve özellikle kadına karşı şiddet her geçen gün artarak devam etmektedir. Konu artık basit bir suç algısından çıkartılarak insanlık suçu boyutunda ele alınması gereken ciddiyet kazanmış durumdadır. Şiddetin bir türü olarak ortaya çıkan cinsel şiddet ise oldukça yaygın boyutlardadır. Çoğunlukla farklı nedenlerle ortaya çıkmayan, çıkartılmayan ve bu nedenle de adliyeye de yansımayan ve istatistiklere geçmeyen büyük bir sorundur üstelik. Sadece ülkemiz için değil tüm dünya için büyük bir problemdir. Türk Ceza Kanunu'nda da kadına yönelik cinsel şiddete ilişkin düzenleme bulunmakla birlikte sorunu çözmek bakımından yeterli olduğunu ifade etmek mümkün gözükmemektedir.
  • Placeholder
    ArticlePublication
    Cebir suçu (TCK m.108)
    (Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2013) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    N/A
  • ArticlePublicationOpen Access
    Cinsel şiddet mağduru çocuk kavramı ve Türk Ceza Kanunu'nun çocuğa yönelik cinsel şiddet düzenlemelerine genel bakış
    (Marmara Üniversitesi, 2016) Çakmut, Özlem Yenerer; Law; ÇAKMUT, Özlem Yenerer
    Çocuğa karşı cinsel istismar, şiddetin bir türüdür ve maalesef oldukça yaygın olmakla birlikte ortaya çıkmayan ve bu nedenle adliyeye yansımayan dolayısıyla da istatistiklere geçmeyen bir büyük bir sorundur. Ulusal olduğu kadar uluslararası boyutu olan bir konudur. Çocuğun genellikle yakınından gördüğü ve bu nedenle de faillini tanıdığı fiile karşı yasal düzenlemeler yapılmakta ancak bununla yetinilmemektedir. Uluslararası sözleşmelerle konu gündemde tutulmakta ve önlenmesi için taraf devletlere yükümlülükler yüklenmektedir. Türk Ceza Kanunu'nda da konuya ilişkin düzenlemeler bulunmakla birlikte sorunu çözmek bakımından yeterli olduklarını ifade etmek mümkün değildir.