Publication: From contemplation to spectacle: transformation of the way of seeing in the 19th century ottoman culture
Institution Authors
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Type
PhD dissertation
Access
restrictedAccess
Publication Status
Unpublished
Abstract
In this study, by suggesting two different ways of seeing as contemplative and spectatorial, which are based on the distinction made between the concepts of tefekkür (contemplation) and temaşa (spectacle), the transformation of worldview experienced by the Ottomans in the modernization process taking place in the 19th century is interpreted through the transformation of the way of seeing in the Ottoman culture. In the process of Westernization, the way of seeing based on contemplation – which was prevailing in Ottoman culture– gradually turned into the way of seeing based on spectacle. This transformation process can be examined in four different stages: religious, metaphysical, naturalist and impressionist. In this transformation process, in which each stage develops around a unique characteristic, the view towards reason, nature and the individual has also changed. Accordingly, while the religious stage is shaped around the stylization tendency; the metaphysical stage is dominated by a kind of indecision between two ways of seeing. While the naturalist stage is determined by the picturesque attitude; impressionist gaze dominates the impressionist stage. Since the art forms in which contemplative and spectatorial way of seeing were most visible in the Ottoman Empire were poetry and canvas painting respectively, these four stages and transition between them have been examined on literary and visual planes, through the works of poets and painters from successive generations. In this context, through the transformation between two different ways of seeing, this study aims to suggest a different interpretation concerning the change in the Ottoman worldview as a result of Westernization and modernization processes in the 19th century.
Bu çalışmada, tefekkür [contemplation] ve temaşa [spectacle] kavramları arasında yapılan ayrım üzerinden, tefekküre dayalı ve temaşaya dayalı olmak üzere iki farklı görme biçimi önerilerek, on dokuzuncu yüzyılda yaşanan modernleşme sürecinde Osmanlının deneyimlediği zihniyet dönüşümü, görme biçimindeki dönüşüm üzerinden yorumlanır. Batılılaşma sürecinde, Osmanlı kültüründe egemen olan tefekküre dayalı görme biçimi aşamalı olarak temaşaya dayalı görme biçimine dönüşmüştür. Bu dönüşüm süreci, dinsel, metafizik, doğalcı ve izlenimci olmak üzere dört farklı aşamada incelenebilir. Her bir aşamanın kendine özgü bir karakteristik etrafında geliştiği bu dönüşüm sürecinde, usa, doğaya ve bireye yönelik bakış da değişmiştir. Buna göre dinsel aşama biçemleme eğilimi etrafında şekillenirken; metafizik aşamaya iki görme biçimi arasında yaşanan bir tür kararsızlık hâkimdir. Doğalcı aşama pitoresk tavır tarafından belirlenirken; izlenimci aşamaya izlenimci bakış egemendir. Osmanlıda tefekküre dayalı ve temaşaya dayalı görme biçimlerinin en görünür olduğu sanat biçimleri –sırasıyla– şiir ve tuval resmi olduğundan, bu dört aşama ve aşamalar arasındaki geçiş, farklı kuşaklara ait şair ve ressamların yapıtları üzerinden incelenmiştir. Bu çerçevede bu çalışma, iki farklı görme biçimi arasındaki dönüşüm üzerinden, Batılılaşma ve modernleşme süreçlerini takiben Osmanlının on dokuzuncu yüzyılda yaşadığı zihniyet dönüşümüne ilişkin farklı bir yorum getirmeyi amaçlamaktadır.
Bu çalışmada, tefekkür [contemplation] ve temaşa [spectacle] kavramları arasında yapılan ayrım üzerinden, tefekküre dayalı ve temaşaya dayalı olmak üzere iki farklı görme biçimi önerilerek, on dokuzuncu yüzyılda yaşanan modernleşme sürecinde Osmanlının deneyimlediği zihniyet dönüşümü, görme biçimindeki dönüşüm üzerinden yorumlanır. Batılılaşma sürecinde, Osmanlı kültüründe egemen olan tefekküre dayalı görme biçimi aşamalı olarak temaşaya dayalı görme biçimine dönüşmüştür. Bu dönüşüm süreci, dinsel, metafizik, doğalcı ve izlenimci olmak üzere dört farklı aşamada incelenebilir. Her bir aşamanın kendine özgü bir karakteristik etrafında geliştiği bu dönüşüm sürecinde, usa, doğaya ve bireye yönelik bakış da değişmiştir. Buna göre dinsel aşama biçemleme eğilimi etrafında şekillenirken; metafizik aşamaya iki görme biçimi arasında yaşanan bir tür kararsızlık hâkimdir. Doğalcı aşama pitoresk tavır tarafından belirlenirken; izlenimci aşamaya izlenimci bakış egemendir. Osmanlıda tefekküre dayalı ve temaşaya dayalı görme biçimlerinin en görünür olduğu sanat biçimleri –sırasıyla– şiir ve tuval resmi olduğundan, bu dört aşama ve aşamalar arasındaki geçiş, farklı kuşaklara ait şair ve ressamların yapıtları üzerinden incelenmiştir. Bu çerçevede bu çalışma, iki farklı görme biçimi arasındaki dönüşüm üzerinden, Batılılaşma ve modernleşme süreçlerini takiben Osmanlının on dokuzuncu yüzyılda yaşadığı zihniyet dönüşümüne ilişkin farklı bir yorum getirmeyi amaçlamaktadır.