Publication:
Askeri̇ ve strateji̇k açıdan Montreux'nün dünü ve geleceği̇

Loading...
Thumbnail Image

Institution Authors

Research Projects

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Type

Article

Access

info:eu-repo/semantics/openAccess

Publication Status

Published

Journal Issue

Abstract

Türk Boğazları, dünya ölçeğindeki jeostratejik, jeopolitik ve jeoekonomik değerlendirmeler açısından çok önemli bir konumdadır. İstanbul’un fethiyle birlikte Türk hâkimiyetine geçen Marmara ve Çanakkale Boğazları, o andan itibaren hem bölge devletlerinin hem de bölge dışı devletlerin üzerinde kontrol kurmak istedikleri bir alan olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu antlaşması Lozan’da çözülemeyen Boğazlar konusu, İkinci Dünya Savaşı tehlikesinin yakınlaşması üzerine Türkiye’nin kendini güvende hissetmesine dönük girişimleri neticesinde 1936 senesinde imzalanmıştır. Günümüzde de bu anlaşma geçerliliğini korumaktadır. Soğuk Savaş’ın bitiminden sonra özellikle Karadeniz’de Gürcistan ve Ukrayna, Doğu Akdeniz’de Suriye özelinde yaşanan gelişmeler mevzubahis Sözleşme’nin önemini arttırmaktadır. Ayrıca Türk Boğazları’nda her geçen gün artan petrol tanker trafiğinin yarattığı riskler de söz konusudur. Stratejik önemini her geçen gün sağlamlaştıran Türk Boğazları’ndaki gelişmeler önümüzdeki senelerde de hem kıyıdaş devletler hem de bölge dışı devletler tarafından yakından takip edilmeye devam edilecektir.
Turkish Straits hold a very significant position in terms of geostrategical, geopolitical and geoeconomic evaluations worldwide. The Marmara and Dardanelles Straits to be controlled by the Turks with the conquest of Istanbul has been a geography that both regional states and non-regional states have been desiring to control over it. The Straits issue was unresolved in Lausanne Peace Treaty, the founding treaty of Republic of Turkey. Given the approaching of World War II, as a result of Turkey’s initiatives to provide its security, the Montreux Convention was signed in 1936. This treaty is still valid today. The experienced developments primarily in Georgia and Ukraine in terms of Black Sea as well as Syria in terms of Eastern Mediterranean do increase the significance of this convention. Furthermore, one should add the risks created by ever-increasing oil tanker traffics in Turkish Straits. The developments in Turkish Straits which consolidates its strategic importance day by day will continue to be followed closely by both riparian and states and non-regional states in next years as well.

Date

2017

Publisher

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Münasebetler Araştırma ve Uygulama Merkezi

Description

Keywords

Citation

Collections


Page Views

0

File Download

0